Haber

Bakan Göktaş’tan ‘sosyal medyada yaş sınırı’ açıklaması: Mevzuat hazırlığı içindeyiz

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ‘sosyal medyaya yaş sınırı’ tartışmasına açıklık getirdi. Göktaş “Fiziksel ve zihinsel gelişimlerini de göz önünde bulundurarak, 16 yaşından küçük çocuklarımız için sosyal medya ve dijital oyun platformlarını düzenleyen bir mevzuat hazırlığı içerisindeyiz” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda Aile ve Sosyal Hizmetler ve Milli Eğitim Bakanlıklarının 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Bütçe görüşmelerinde konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, özetle şunları söyledi:

DİJİTAL BAĞIMLILIK: Çocuklarımız dijital dünyanın fırsatlarından yararlanırken aynı zamanda bu dünyanın türlü tehlikelerine de maruz kalıyor. Bilinçli dijital medya kullanımı olmadığında çocuklar; istismar, akran zorbalığı, zararlı içerikler ve nefret söylemi gibi risklere maruz kalırken, onların sosyal, duygusal ve akademik hayatları da ciddi zarar görüyor. Bugün artık ciddi bir soruna dönüşen dijital bağımlılık riskine karşı da çocuklarımızı korumak zorundayız. Bu amaçla hayata geçirdiğimiz Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Eylem Planımız ile, dijitalleşmenin beraberinde getirdiği tehlikelerle mücadele ediyoruz.

ÜLKEMİZE ÖZGÜ MODEL: Bugün, birçok ülkenin çocukların sosyal medya kullanımına yönelik yasal düzenlemeleri gündeme aldığını ve hayata geçirdiğini görüyoruz. Avustralya, İspanya, Norveç, Fransa, ABD, Güney Kore bu ülkelerden sadece birkaçı. Biz de, göreve geldiğimiz günden beri, ülkemize özgü bir model geliştirmek için yoğun çalışmalar yürütüyoruz. İlgili bakanlıklarımız, kurum ve kuruluşlarımızla yoğun istişarelerde bulunduk. Ve nihayetinde çocuklarımız için, dijital medya ve oyun platformlarına dair yasal bir düzenlemenin yapılmasının artık elzem olduğunu gördük. Fiziksel ve zihinsel gelişimlerini de göz önünde bulundurarak, 16 yaşından küçük çocuklarımız için, sosyal medya ve dijital oyun platformlarını düzenleyen bir mevzuat hazırlığı içerisindeyiz. Bakanlığımızın öncü rolü ve tüm tarafların aktif katılımıyla hayata geçirilecek bu yasal düzenleme ile çocuklarımıza daha güvenli bir dijital dünya sunmak istiyoruz.

ART NİYETLİ YORUM: (İstanbul Sözleşmesi) Ülke olarak kadına yönelik şiddetle mücadelemiz tek bir sözleşme ile başlamadığı gibi, ona bağlı olarak da kesintiye uğraması asla söz konusu değildir. Sözleşmeden çıkmanın şiddeti arttırdığını iddia etmek art niyetli bir yorumdur. Bu iddia herhangi bir bilimsel veriye de dayanmamaktadır. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ile bu konuda dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki bir düzenlemeye sahip olduğumuzu vurgulamak isterim. Bu güçlü Kanunumuzun etkin bir şekilde uygulanmasının en yakın takipçisi yine biziz. Bunun yanı sıra 2020’den sonra kadına şiddet uygulayanlara yönelik cezaları ağırlaştıran, kapsamını genişleten düzenlemeleri biz yaptık. Ve hâlihazırda tüm kurumlarımızla işbirliği ve eşgüdüm içinde proaktif bir yaklaşım ve kararlılıkla mücadelemizi sürdürüyoruz.

(HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu